Nitelikli iş gücü açığı ve beyin göçü konularında endişeler taşıyorsanız tam size uygun bir yazı hazırladık. Bu yazıda, dünya genelinde ve ülkemizde bilişim alanındaki insan kaynağı açığına değinmek istiyoruz. Bu konuyu paylaşmaktaki amacımız bilişim alanındaki eksikliğinin fark edilmesini sağlamak ve bu sayede, yeni nesilleri bilişim alanına teşvik etmektir.
Herkesin bildiği gibi bilişim sektöründeki gelişmeler hızla ilerliyor. Bu değişimden hemen hemen her sektörün etkilendiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bilişim teknolojilerinin kurumlara sağladığı faydaları Karel Blog’daki daha önceki yazılarımızda aktarmaya çalışmıştık ve önümüzdeki dönemlerde de vurgulamaya devam edeceğiz.
Bilişim teknolojilerinin etkili kullanımının, sadece kurumlara değil daha geniş bir açıdan bakıldığında bir ülkenin gelişmesine ve rekabet avantajı elde etmesine de çok önemli katkıları bulunuyor.
Ülkelerin bilgi toplumu olma yolunda atabilecekleri en büyük adımlardan bir tanesi, bilgi teknolojileri eğitimine yatırım yapmaktır. Bu sayede vatandaşlar, katma değeri daha yüksek olan işlerde çalışarak ülke ekonomisine önemli faydalar sağlayabilmektedir.
Türkiye, bilgi toplumu olma yönünde ilerlerken bilişim teknolojisi alanında ciddi anlamda insan kaynağı açığı olduğunu vurgulamak gerekiyor. Bu açığın yalnızca ülkemizde değil, birçok ülkede olduğunu söylemek mümkün. Birçok batılı ülkenin, bu alandaki insan kaynağı gereksinimlerini karşılamak için bilişim alanında kendini yetiştirmiş bireyleri kendi ülkesine çekmek için teşvikler yaptığı biliniyor. Bu durumdan Türkiye de etkileniyor; çünkü Türkiye'de yetişen bilgisayar mühendislerinin yaklaşık %30'u gelişmiş ülkelerde istihdam edilmektedirler. Bu nedenle, nitelikli insan kaynağı açığının kapanması zorlaşıyor.
Türkiye Bilişim Vakfı, yetişkin insan gücü açığının giderilmesi için politika ve projeler üretiyor. Bunlardan bir tanesi, birçok üniversitede uzaktan eğitim Bilişim Yüksek Lisans (e-bilişim) programlarının açılmasıdır. Bunun yanında, ülkemizde birçok üniversitenin de bu strateji doğrultusunda Bilgi Teknolojileri Yüksek Lisans programlarına ayrıca önem verdiğini söyleyebiliriz.
Eğitim konusunda gerçekleştirilen bu projelerin amacı, diğer alanlarda lisanslarını tamamlayan öğrencilerin yüksek lisans seçimlerini bilişim alanında yapmalarını sağlayarak bu alandaki insan kaynağı açığını kısa sürede kapatmaya çalışmaktır. Aksi taktirde, ülkemizde bilgisayar mühendisi sayısının nüfusa oranının ancak 2035 yılında gereken seviyeye gelmesi öngörülmektedir. Bu oranın çok daha kısa bir sürede gereken seviyeye yükseltmek için yeni yetişen nesillerin erken yaşta bu alana yönlendirilmesi ve gereken nitelikte olmalarını sağlayacak eğitim programların varolması gerektiğine inanıyoruz.
Peki sizler, bilişim alanındaki nitelikli iş gücü kaynağı ve projeler hakkında neler düşünüyorsunuz? Yorum alanında paylaşabilirsiniz.
Kaynak: TBV
Bu yazıyı okuyanlar, bunları da okudu;
Bugünün ve Yarının En Popüler 12 IT Mesleği
Yeni Kurulan Şirketlerin Teknoloji İhtiyaçları Nelerdir?
Keşke Tüm Çağrı Merkezi Operatörleri Evden Çalışsa
