Gün geçmiyor ki mobil cihaz üreticileri yeni telefon ve diğer taşınabilir cihazlarla çıkıp gelmesin. Durum öyle bir hal aldı ki, en tepe telefonunu yani amiral gemisini, neredeyse beş ayda bir yenileyen dünya devi markalara bile rastlamak mümkün. Bu hengâme içinde herkesin merak ettiği bir soru var: Yeni bir elektronik cihazın teknolojik ömrü nedir?
Dijital hayatımızı bilgisayar açmak zorunda olmadan yönetebileceğimiz akıllı cihazlar sürekli yeni teknoloji, özellikler ve donanımla güncelleniyor. Bununla birlikte kullanıcıların sürekli olarak yeni cihaz satın alma eğilimi de artarak devam ediyor. Zira aynı markaların yenilenen tepe modellerini bile incelediğimizde bile nüfusun büyüme hızından yüksek rakamlar görmemiz mümkün. Pazar bu hızla genişlemezken satışların yükselmesi insanların çok daha kısa aralıklarla cihaz yenilediğinin en önemli belgesi olarak değerlendirilebilir.
Sanayi Bakanlığı’na göre…
Cihazların kullanım ömürleri Sanayi Bakanlığı nezdinde önemli bir mesele, zira üreticilerin ücretli veya ücretsiz servis için yedek parça bulundurması ve hizmet sağlayabiliyor olması konusunda bu ömürle bağlılar. Garanti belgelerine hiç bakıyor musunuz emin değiliz ama orada her cihazla ilgili bir kullanım ömrü yazar. Bu kullanım ömrü, akıllı veya akılsız olmasından bağımsız olarak cep telefonları için beş senedir. Bu beş sene içinde üretici veya onun temsilcisi olan kurum ülkemizde teknik servis hizmeti ve yedek parça bulundurmak zorunda.
Elbette cihazı onaramıyoruz derlerse muadili veya daha yenisini vermek zorunda oldukları için cihazların bu kadar kolay nesil değiştirdiği bir alanda parça barındırmak veya teknik servis elemanlarını eski cihazlar için yetiştirmek yerine yeni cihazı ücretsiz olarak vermek daha fazla işlerine gelecektir. Düşünsenize, bir yıldaki hafta sayısı 52’yken bir takvim yılında donanımsal olarak farklı 60’ın üzerinde model çıkartan markalar söz konusu. Bu kadar çok modele ait yedek parça ve eğitime sahip personel yetiştirmek ve bulundurmak çok zor.
Teknoloji uzmanlarına göre…
İşin teknoloji tarafına baktığımızda aslında hayat çok daha hızlı akıyor. Bununla birlikte, olağan şartlarda birbirlerinin yaygınlık anlamında birkaç ay uzakta olan teknolojiler, ürünlerin farklı nesilleri arasında kendilerini öne çıkartan parçalar olarak sunuluyor. Bununla birlikte son bir senedeki akıllı telefon eğilimlerine baktığımızda karşımıza çıkan manzara zaten 5 inç seviyesi için gereğinden büyük boyutlarda olan Full HD (1920x1080 piksel) ekranların yerlerini QHD (Quad HD, 2560x1440 piksel) ekranlara bırakması, %15 ila %30 arası hızı artırılmış ama teknolojik olarak bir ila bir buçuk yaşında olan işlemcilerin eskilerinin yerine geçmesi ve şu an için birçok kişinin izleyemeyeceği, saniyede 30 kare hızındaki 4K Ultra HD video çekme özelliği gibi hayatı çok da değiştirmeyecek şeylerin eklenerek yeni amiral gemisi modellerin piyasaya sürüldüğünü görüyoruz.
Bu tür teknolojik yenilikler adım adım sunulduğunda elbette üretici markalara bir satış potansiyeli getiriyor; fakat yazılımsal ve donanımsal güncellik açısından sayılar haricinde elle tutulur bir değişim yok. Bu nedenle her ne kadar kullanıcılar iki veya üç senelik cihazlarının eskidiğini hissetse de yazılımsal hantallıkları sıfırlayıp aştıklarında ve sistem gereksinimi sürekli olarak yükseltilen, verimsiz yazılımları yüklemeyerek kullanım ömrünü artırabilirler.
Sürekli olarak yenisini almaya zorlayan eğilimler ve süslü pazarlama noktaları maalesef mobil teknolojinin bazı görünmez duvarlara çarptığını ve yeniliklerin artık her bir buçuk ila iki senede geldiği gerçeğini gizlemeye yetmiyor. Bu yenilikler de genellikle daha önceden aynı güç tüketimi seviyesinde sağlanamayan işlem kapasitesi nedeniyle eklenemeyen özelliklerden oluştuğu için aslında çok da devrimsel olmayan nitelikleri kapsıyor.
Telefonumuzun ömrü sandığımızdan çok daha uzun. Ömrünü kısaltan taraf, çoğunlukla, sürekli olarak aynı platformda aynı isimli yazılımı daha verimsiz kodlarla güncelleyen veya özellik ekleme bahanesiyle daha da büyüterek bir senelik cihazların performans standartlarından uzaklaştıran servis ve yazılım sahipleri. O nedenle sinirimiz bozulduğunda aslında kimden şikayet edeceğimizi daha iyi anlamalıyız.
Bu yazıyı okuyanlar bunları da okudu:
Şirketiniz İçin Teknoloji Ürün ve Çözümü Seçimi
Ürününüzü Satmak için Aşmanız Gereken 4 Engel
Cep Telefonunuzu İş, İş Telefonunuzu Cep Olarak Kullanın