Karel Bilgi ve İletişim Teknolojileri Mühendislik Direktörü Dr. Alper Sarıkan, Smart Future 2019 etkinliğinde “Dijital Dönüşümde Ar-Ge, Yıkıcı Yenilikçi Teknolojiler ve İnovasyonun Önemi” konulu panelde “Başarılı Dijital Dönüşüm İçin Yol Haritası” hakkında görüşlerini aktardı. İşte Alper Bey’in konuşmasından satır başları;
Başlangıçta öncelikle isterleri netleştirerek başlanması gerekiyor. Biz dijitalleşmeye başlayacağız ve bizim buradaki gereksinimlerimiz bunlardır diyerek temel gereksinimleri ilk etapta önümüze koymamız gerekiyor.
Sonrasında dijitalleşme ile beraber pek çok veri üretiliyor olacak, yani mevcutta olmayan veriler üretilmeye başlanacak. O verilerin hangi amaçla kullanılacağının, ileriye yönelik planın yapılması gerekiyor.
Veriyi üreteceğiz ama o veri ile ne tür faydalar sağlayacağımızı, en azından kestirebildiğimiz kadarını önümüze koyabilmemiz gerekiyor. Sonrasında, personeli yanımıza almamız gerekiyor. Çünkü dönüşüm gerçekten sancılı bir süreçtir ve dijital dönüşüm ise daha sancılı bir süreçtir. Bunu personeller ile beraber, süreçlerimizi de güncelleyerek ele almamız gerekiyor.
Süreçlerimizi de dijitalleşmeye paralel olarak revize etmemiz gerekiyor ki birlikte ilerleyebilsinler. Bu adımları sağladıktan sonra yani idari olarak o temel düşünceyle ilerlemeyle başladıktan sonra bir takım yatırımlar yapmamız gerekiyor. O yatırımlara örnek vermek gerekirse; bazı bilgileri ölçeceksiniz, büyük veri havuzu oluşturacaksınız, verileri işlemeye başlayacaksınız…
Bu noktada dikkat edilmesi gereken hususlar öne çıkacaktır. Bu hususların birincisi, yatırımlara başladığınız zaman, çok standart dize olmayan protokol katmanındaki verilerin aktığı noktadaki eksikleri iyi analiz etmeniz gerekiyor. 5-6 sene sonra ne tür cihazları sistemime ekleyebilirim, bu cihazları bugünden aldıklarım ile nasıl konuşturabilirim gibi soruları baştan düşünerek, yatırımlarınızı yapmanız gerekiyor ki ilerleyen safhalarda bu dijitalleşme sürecinizi kesintisiz olarak devam ettirebilin.
Burada devamlılığı sağlayabilmek için kurumsal ve de özellikle yurt içerisinden geliştirme yapan ekiplerle çalışabilirlikte çok önemlidir. Çünkü süreç içerisinde, her an yanı başınızda size destek olabilecek Ar-Ge ekiplerine veya üretim ekiplerine ihtiyacınız olacaktır.
Bir diğer önemli husus ise, güvenliği ön planda tutmaktır.
Veriyi üretmeye başladıktan sonra verinin de bir şekilde güvenli tutulduğunu, analizlerinin güvenli ortamda yapıldığını netleştirmemiz gerekiyor. Veriyi elde ettikten sonra o veri ile aslında kompleks analizlerle farklı dijital ürünler çıkartmaya başlayacağız.
Aslında şu anda düşünemediğimiz ama elimizdeki verilerle çıkartılabileceğimiz başka dijital ürünler de olacaktır. Örnek vermek gerekirse, elinizde pek çok veri seti var. Onlar da üstelik labeled veri setleri. Onları paketleyip başka ürünler de çıkartabilirsiniz. Siz kamuya faydalanması için açmışsınız fakat paketten başka ürünler de çıkartılabilirdi.
Burada dijitalleşme ile gelecek çok çok önemli bir kavram var ve dünyada da çok önde giden bir husus o da dijital ikiz kavramıdır. Bizim dijital ikizleri yaratmamız, bu fabrika bazında olur veya işletme bazında olur bir takım üretsel faaliyetleri veya uygulamaları simüle edebilmemiz anlamına gelecektir veya çok daha hızlı test edebilir anlamına gelecektir.
Dolayısıyla simülasyon veya testlerle farklı ürünlere müşterimizi farklı açılardan yaklaştırabiliriz. Henüz testleri gerçekleştirmeden, müşterimize sonuçlar bu şekilde olacak bunda hemfikir miyiz şeklinde yaklaşabilir ve ürün geliştirmelerimizi o yönde ilerletebiliriz.
Özetlemek gerekirse önümüzdeki dönemde dijitalleşme için isterlerimizi netleştirip, o isterler doğrultusunda veriyi nasıl ele alacağımızı belirleyip ona göre yatırımlarımızı yapmak ve çok daha fazla değer üretebileceğimiz, katma değerli dijital servisleri de öne çıkartmamız gerekecektir.
Bu yazıyı okuyanlar, bunları da okudu;
CIO’ların İş Liderine Dönüşebilmesi İçin Gerekli 9 Yetkinlik
Veri Entegrasyon Modelleri Nelerdir? Nerelerde Kullanılır?
İnterneti Değiştiren 7 Veri Trendi