Gelişen teknolojiyle beraber Wi-Fi standartları da değişiyor. Bu yazımızda bir süredir kullandığımız 802.11ac sonrasında bizleri neler bekliyor sorusunu yanıtlıyoruz.
Kablosuz ağ bağlantısı veya bir başka deyişle Wi-Fi, modern dünyanın vazgeçilmezlerinden biri olmuş durumda. Neredeyse her ürünün kablosuz bağlantı desteklemeye başladığı günümüzde, yeni Wi-Fi teknolojilerinin gelişiyor olması büyük önem taşıyor.
1990 yılında 802.11a standartı ile başlayan Wi-Fi standartları, süregelen yıllarda devamlı olarak kendini geliştirdi. Uzun yıllardır kullandığımız 802.11n teknolojisi, 2013’te hayatımıza giren 802.11ac ile yer değiştirdi. Bildiğiniz gibi 802.11ac desteği, özellikle 5 GHz bandında sunduğu hız avantajlarıyla öne çıkıyor. Ayrıca bu bantta 2.4 GHz üzerinden bağlanan cihazlardan etkilenmediğiniz için çok daha sağlıklı bir bağlantı gerçekleştiriyorsunuz.
Mevcut ağ standartlarını bir kenara bırakıp geleceğin Wi-Fi’sini konuşmaya başlayalım isterseniz. “Geleceğin Wi-Fi” bağlantısı 802.11AH, 802.11.AF ve 802.11AD olmak üzere üç ayrı başlıkta toplanıyor.
802.11AH
900 MHz Wi-Fi ile düşük güç tüketimi ve uzun menzilli veri iletimi için ideal olan 802.11AH, birçok kesim tarafından “düşük güç WiFi” ismiyle anılıyor. 802.11AH teknolojisini çoğunlukla sensör tabanlı teknolojilerle çalışan şirketlerin kullanması bekleniyor.
Avantajları:
- Yüksek frekanslı ağlara göre sinyal, duvarlardan ve yapılardan çok daha kolay geçer.
- Kısa mesafeli ağ bağlantıları için de idealdir. Özellikle düşük güç tüketen yapısı; akıllı aydınlatma, akıllı HVAC ve güvenlik sistemleri için çok başarılıdır.
Dezavantajları
- 900 MHz için global bir standart yok. Şu anda cihazların %80’i 2.4 GHz WiFi bandını kullanıyor.
- 2016 Mart itibarıyla yavaş yavaş 802.11AH standartını destekleyen ürünler ve teknolojiler görsek de, bu ağ standartı hâlâ yaygınlaşabilmiş değil.
802.11AF
White-Fi ve Super Wi-Fi olarak da anılan 802.11AF teknolojisi, 54 MHz ve 790 MHz frekansında; kullanılmayan TV spektrumu üzerinden sağlanan bir WiFi teknolojisi. Aynı 802.11AH teknolojisinde olduğu gibi uzun menzilli ve düşük güç tüketimli bağlantılar sağlamak mümkün. Bu teknolojinin gerçekten çok uzun menzilli kablosuz ağ ihtiyacı duyacak operasyonlar tarafından kullanılması bekleniyor.
Avantajları
- AF, birden fazla kanalı aynı anda kullanabildiğinden ciddi anlamda uzak mesafeli cihazlar için kullanılabiliyor. Bu da, yüksek veri hızlarıyla kilometreler ötesi bir bağlantı anlamına geliyor.
Dezavantajları
- Hâlâ erken safhada olduğu için şu anda pek kullanılabildiği söylenemez.
- Aynı şekilde bahsedilen spektrum, her yerde kullanılabilir değil. Özellike büyük şehirlerde.
802.11AD
Son kullanıcı direkt olarak ilgilendiren 802.11AD teknolojisi, bizim şu anda kullandığımız 802.11ac standartının yerini alacak. 60 GHz kullanan ve WiFi N’e göre 50 kat daha hızlı olan 802.11ad standartı, kısa mesafeli alanlarda yüksek bant genişliğini dağıtmak için kullanılacak.
Avantajları
- Yüksek veri oranı, kısa mesafeli dosya transferi ve iletişim için uygun bir teknoloji. Wi-Fi N’den 50 kat hızlı olması zaten bu teknolojinin en önemli özelliği.
Dezavantajları
- Şimdilik üretimi için çip mâliyet ücreti yüksek.
- AD teknolojisi, kısa mesafe için iyi. Fazla duvarların olduğu, uzak mesafalerde sorun yaşanacak.
- 802.11AD uluslararası standartın dışında. Bu durum, AH için de bir dezavantaj.
Bu yazıyı okuyanlar, bunları da okuyacak;
Wi-Fi Performansını ve Hızını Arttırmak İçin 5 İpucu
Farkında Olmadan Kullandığımız 10 Teknoloji
Bu Kamera Sizin Göremediklerinizi Görüyor